Bir dürüm mü var??? :)

18 Mart 2008 Salı

2002-2005 yılları arasında İzmit'te ikamet ediyorduk. Hayatımda karşılaştığım en zekice hazırlanmış dükkan tabelalarından birini hala hatırlıyorum. Milletimizin espri yeteneğinin zeka ile harmanlanmış bir örneğiydi gördüğüm.. Hâlâ aynı yerinde midir veya çalışıyor mudur bilmiyorum ama; İzmit'ten Değirmendere'ye doğru giderken, Kocaeli Üniversitesi'nin körfez sahilindeki prefabrik kampüsünün oradaydı. Eski bir otobüsü dürümcü yapmışlardı..

Tabelasında "Bir Dürüm mü var?" yazıyordu...

Bugün yalancı dürümlerimi yaparken İzmit ve oradaki arkadaşlarım aklıma geldi...Onları ne kadar özlediğimi farkettim :( Hemen aklıma gelmişken belirteyim, bir arkadaşımdan daha bebek haberi aldım...Sanırım benim örgüler bitmeyecek, belki seri üretime bile başlarım.. :)) İnşallah sağlıkla,sıhhatle dünyaya gelirler de benim örgüm bitmez :)

Sıra geldi benim yalancı dürümlere....Yalancı dememin sebebi; dürümü sardığım, ekmek mi yufka mı adını siz koyun, ürünü hazır aldım...İç olarak; 500gr. kıymayı soğanla kavurdum..Sonra içine sivri biberleri ve doğranmış domatesleri ekledim..Tuzunu ve karabiberini unutmadım....Güzelce pişirdim ve yufkalarıma sardım..Eşim tantuniyi çok seviyor..Bir dahaki sefere tantuni yapıp eşimi de sevindirmek istiyorum :)

Buraların havasının nasıl olduğundan daha önce bahsettiğimi hatırlayacaksınız..Kar yağsam mı, yağmasam mı şeklinde yazı tura atarken bugün ani bir kararla yağdı :) Ben de hemen resmini çektim, iyi ki çekmişim, yağdıktan bir saat sonra sanki hiç kar yağmamış gibi bir hava vardı :))

21.03.2008:Bu yazıyı yazdıktan sonra karların eridiğini söylemiştim..Ne yazık ki yalanmış..4gündür yağış daha da şiddetlenerek devam etti şu anda heryer kalın bir kar tabakasıyla örtülü :)